top of page
Mehtap TARİN

Hachiko: Bir Köpeğin Hikayesi

Sadakat nedir?

Fransız yazar Milan Kundera, sadakat için “tek erdemdir, en son kalandır” der.

Hayatım boyunca köpeklerden korkan ben, Hachiko filmiyle korkumu yendim. 2009 yapımı film, Hachiko isimli bir köpeğin sadakatini, onu sahiplenen profesöre bağlılığını anlatıyor. Köpeğin tasmasında yazılı olan işaret Çinçede “8” demekmiş. Bu rakam, sonsuzluğu temsil ediyor. Filmde, Hachiko’nun sonsuz sadakati anlatılıyor.

Bir bilim adamı Prof. Ueno, işten her gün dönerken metronun girişinde Hachiko isimli köpeği tarafından karşılanır. Ancak bir gün bu profesör trenden inmez çünkü üniversitede ders verirken aniden hayatını kaybeder. Bunu bilmeyen sevgili dostu Hachiko, yıllar boyu O’nun geleceği ümidiyle metronun (filmde tren istasyonu) çıkışından ayrılmaz. Köpeğin 10 yıl boyunca sahibini özlemle beklemesi sırasında, orada yaşayan halkla da arasında özel bir bağ kurulur. Kendisi de yaşamı sona erene kadar bu sadakatinden vazgeçmeyen Hachiko’nun heykeli Tokyo’daki Shibumi metro istasyonunun girişine yaptırılmış ve günümüzde de hala oradadır. Köpeğin her gün aynı saatte tren istasyonuna gidip profesörü beklemesi ve umudunu hiçbir zaman kaybetmemesi insanlara büyük bir ders niteliğinde…


Film boyunca, profesörün topu uzağa atması ve Hachiko’dan topu getirmesini istemesi, ancak Hachiko’nun bunu yapmayı reddetmesi, Japon kültürüne gönderilen bir güzelleme olabilir. Zira Japonların Samuraylar için son derece öncelikli olan onur kavramına önem verdikleri bilinmektedir. Ancak hikayenin gerçekte Tokyo’da geçmesine rağmen, Hollywood versiyonuyla çekilmesi, üstelik köpeğin isminin Hachiko olmasına rağmen, filmde sürekli “Hatchi” diye seslenilmesi, hikayeyi özgün halinden uzaklaştırıyor. Yine de 1930’larda yaşanmış gerçek bir hikayeden esinlenerek yazılıp yönetilen filmin, duygusallıktan hiçbir şey kaybetmeden seyirciye aktarılması, oldukça başarılı bir iş.

Profesörün torunu, Hachiko ve dedesinin hikayesini sınıfta arkadaşlarına anlatıyor ve Hachiko’nun kendi kahramanı olduğunu söylüyor. Bu hikayeyle hem hiç görmediği dedesi hakkında fikir sahibi oluyor hem de sadakatin ve vefanın ne kadar önemli olduğunu anlıyor ve anlatıyor. Hachiko’nun ölümünden sonra ise aile, aynı cins köpek sahiplenerek ona da Hachiko ismini veriyorlar.


Hikayenin sonunda herkesin hayvan sahiplenmesi gerekliliğine inandım. Çünkü onunla vakit geçirirken insanların doğasını da daha iyi tanıyabiliriz. Bu şekilde hem sadık bir dost hem de çevre bilinci kazanırız.

125 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Commentaires


bottom of page